Uludağ Escort
PLATİN ÜYELER
VIP ÜYELER
GOLD ÜYELER
Uludağ Escort
Bursa’nın beyazlara bürünmüş zirvesi Uludağ, kışın en görkemli zamanlarını yaşıyordu. Kar taneleri, dans eden kelebekler gibi havada süzülüyor, rüzgâr ağaçların dallarında kristal gibi parlayan buz sarkıtlarını hafifçe sallıyordu. İşte tam da bu büyülü atmosferin içinde,
Uludağ Escort Aslı ve Kerem’in yolları kesişti.
Escort Uludağ Aslı, İstanbul’dan Uludağ’a kayak tatili için gelen genç ve tutkulu bir gazeteciydi. Beyaz karların arasında kaybolmak, doğanın sesini dinlemek ve kafasını dinlendirmek istiyordu. Son zamanlarda yoğun iş temposu yüzünden kendini kaybolmuş gibi hissediyordu. Birkaç günlüğüne de olsa şehir hayatının karmaşasından uzaklaşmak ona iyi gelecekti.
Kerem ise Bursa’da doğup büyümüş, kayak öğretmenliği yapan maceraperest bir adamdı. Çocukluğundan beri Uludağ’ın yamaçlarında kayıyor, her bir patikasını avucunun içi gibi biliyordu. Karın sessizliği, dağın büyüsü ve kışın getirdiği huzur onun yaşam kaynağıydı.
Bursa Escort Aslı, kayak takımlarını kuşanıp pistin başlangıcına geldiğinde kalbinde heyecan ve biraz da korku vardı. Uzun zamandır kaymıyordu ve karın üstünde tekrar denge kurmak ona biraz zor geliyordu. Birkaç kez kaymaya çalışsa da dengesini kaybedip yere düştü. Tam o sırada yanında beliren adam, elini uzatarak ona yardımcı oldu.
“Sanırım biraz yardıma ihtiyacınız var,” dedi Kerem, gülümseyerek.
Aslı, yüzünü kaldırıp ona baktığında sıcak bakışlarıyla karşılaştı. Hafif kirli sakalı ve kar tanelerinin düştüğü koyu kahverengi saçlarıyla oldukça çekici görünüyordu.
“Aslında fena sayılmam ama evet, sanırım biraz yardıma ihtiyacım olabilir,” dedi Aslı, gülerek.
Kerem, ona birkaç temel denge hareketi gösterdi ve birlikte birkaç deneme yaptılar. Aslı, kısa sürede kendine güvenmeye başlamıştı. Birlikte yavaş yavaş kaymaya başladılar. Kar taneleri yüzlerine çarpıyor, soğuk hava yanaklarını pembeleştiriyordu. Kerem’in yönlendirmeleriyle Aslı kısa sürede kendini geliştirdi ve artık düşmeden kayabiliyordu.
Saatler ilerledikçe Aslı ve Kerem birbirlerine daha da ısınmaya başlamıştı. Kerem, ona Uludağ hakkında birçok şey anlatıyor, Aslı ise bu sıcakkanlı adamın yanında kendini çok rahat hissediyordu. Kaymayı bırakıp dağın zirvesindeki kafeye oturduklarında, içlerini ısıtan sıcak çikolatalarını yudumlayarak sohbetlerine devam ettiler.
“Bursa’ya sık sık gelir misin?” diye sordu Kerem.
“Hayır, aslında bu benim ilk gelişim,” dedi Aslı. “İstanbul’da çok yoğun bir tempoda çalışıyorum ve böyle tatiller benim için büyük bir lüks.”
Kerem, başını sallayarak onu dikkatle dinledi. “Bazen kaçmak gerekir,” dedi. “Dağlar bana hep özgürlüğü hissettirmiştir. Burada yaşamak, doğayla iç içe olmak bana huzur veriyor.”
Aslı, bu adama her geçen dakika daha fazla ilgi duymaya başladığını hissediyordu. Onun dünyası, kendi kaotik şehir hayatına o kadar zıttı ki… Ama belki de bu karşıtlık, onları birbirine çekiyordu.
Günler geçtikçe Aslı ve Kerem daha çok vakit geçirmeye başladılar. Beraber kayak yaptılar, kış manzarasının tadını çıkardılar ve uzun uzun sohbet ettiler. Kerem’in doğaya olan sevgisi, Aslı’nın içindeki kaybolmuş hisleri iyileştiriyor gibiydi. Aslı, Uludağ’ın büyüsüne kapıldığı kadar Kerem’in sıcaklığına da kapılmıştı.
Bir gün, güneş batarken zirvede karlarla kaplı bir kayanın üzerine oturdular. Aşağıda Bursa’nın ışıkları parıldıyor, gökyüzü pembe ve turuncunun en güzel tonlarıyla süsleniyordu. O an, Aslı ve Kerem için zaman durmuş gibiydi.
“Aslı,” dedi Kerem, gözlerini ondan ayırmadan. “Burada geçirdiğin zaman seni nasıl hissettiriyor?”
Aslı, derin bir nefes aldı ve gülümsedi. “Sanki uzun zamandır aradığım huzuru burada buldum,” dedi. “Ve belki de aradığım bir şeyi daha…”
Kerem’in kalbi hızla çarpmaya başladı. Aslı’nın gözlerinde gördüğü ışık, kalbindeki duyguları doğruluyordu. Ona doğru yaklaşıp hafifçe elini tuttu. Parmakları soğuktan buz gibiydi ama Kerem’in dokunuşu içini ısıttı.
Bir an duraksadıktan sonra dudakları birleşti. Soğuk havaya inat, içlerini ısıtan bir öpücük oldu bu. Zaman durmuş, yalnızca ikisi kalmıştı. Aşk, karın sessizliği gibi yumuşak ve derin bir şekilde içlerine işliyordu.
Aslı ve Kerem’in Uludağ’daki masalsı aşkı, kısa sürede hayatlarının en unutulmaz anılarından biri olmuştu. Aslı, İstanbul’a döndüğünde bile Kerem’in sıcaklığını içinde hissediyor, her fırsatta Uludağ’a gelmenin hayalini kuruyordu. Ve belki de bir gün, İstanbul’un karmaşasından tamamen kaçıp kendini bu beyaz cennete bırakacaktı. Çünkü bazı aşklar, rüzgârın fısıltısı kadar büyülü, kar taneleri kadar narin ve dağların zirvesi kadar sonsuzdu…